Çocukluğumuzun en sevilen kahramanlarından olan Ninja Kaplumbağalar; yeni seslendirme kadrosu, yeni nesil animasyonu ve "neredeyse" baştan yaratılan karakterleri ile Mutant Kargaşası filmiyle bir kez daha karşımıza çıkıyor.
Kadrosunda; Jackie Chan, Seth Rogen, Ayo Edebiri, Ice Cube, Post Malone, Rose Byrne, Giancarlo Exposito, Maya Rudolph ve Paul Rudd gibi ünlü isimler bulunduran filmin ninjalara hayat veren aktörleri ise tıpkı seslendirdikleri karakterler gibi oldukça genç isimler.
Şimdiye dek animasyon dizisinden, live-action uyarlamasına kadar çeşitli biçimlerde karşımıza çıkan Ninja Kaplumbağalar, şüphesiz ki en büyük değişime Mutant Kargaşası filmiyle uğramış.
Kaplumbağaların eğitmeni olarak tanıdığımız Splinter'ın, serinin sonraki yapımlarını da büyük oranda etkileyecek olan orijin hikayesinin farklılığı, en büyük değişimlerden biri olarak sayılabilir.
Çizgi romanlar ve 1990 yapımı olan filmi gibi ana hikayelerde Splinter, dövüş ustası Hamato Yoshi'nin evcil faresi olarak tarif edilir. 1987 animasyon serisi ve yeni dönem çizgi romanlarında ise Splinter, Hamato Yoshi'nin ta kendisi olarak verilmişti. Mutant Kargaşası ise Splinter karakterinin Yoshi ile bağlantısına hiçbir şekilde değinmeyerek oldukça ilginç bir yol tercih ediyor.
New York'ta yaşayan karakterimiz, sahip olduğu kaygı bozukluğu ile insanlara olan güvensizliği dolayısıyla savunma yöntemleri keşfetmeye çalışmış ve kendisini bu şekilde eğitmiş.
Bir diğer bariz değişim ise "April" karakterine ait. Bildiğimiz üzere Ninja Kaplumbağalar için olmazsa olmaz isimlerden birisi de meraklı muhabir April O'Neil'dır. En son Teenage Mutant Ninja Turtles (2014) filminde Megan Fox tarafından canlandırılan karakter hem fiziksel olarak hem de karakter yapısı olarak büyük bir değişime uğramış.
Ayo Edebiri tarafından seslendirilen karakterin henüz lise çağında ve oldukça çekingen bir genç oluşu, eski izleyiciler tarafından yadırganabilir. Ancak film boyunca kendi gibi genç olan kaplumbağa arkadaşlarıyla kurduğu bağ, April'da meydana gelen bu büyük değişimlerin göz ardı edilmesini sağlıyor. En azından bir kısmını...
Bu yılın en başarılı filmlerinden biri olan Spider-Man: Across the Spider-Verse ve serinin ilk filmi Into the Spider-Verse ile oldukça benzer bir yapıya sahip olan film, animasyon biçimi konusunda da benzer enstantaneler taşıyor. Into the Spider-verse’ün kusurlu çizimleri, FPS gecikmeleri ve dolayısıyla bir çizgi roman sayfasından fırlamış gibi görünen kendine has stili, Mutant Kargaşası'nı gerçekten çok güzel etkilemiş.
Yaren Özbebek
Hatta bazı sahneler o kadar güzel hazırlanmış ki herhangi bir konuşma olmasa bile çizimlerin güzelliğine kapılıp gidiyorsunuz.
Filmin ana kötüsü Superfly, çizgi romanlarda ya da önceki projelerde yer almıyor, kendisi bu film için yaratılmış olan yeni bir karakter. Yönetmen Jeff Rowe'un Collider'a verdiği bir röportaja göre, ana kötü olması planlanan kişi en başta Baxter Stockman'dı. Ancak zamanla bu fikirden vazgeçildi ve asıl kötü, onun mutajenik reaksiyona maruz kalan evcil sineği Superfly oldu.
Filme ismini veren "Mutantlar" ise oldukça kalabalık bir kadroya sahip olmalarına rağmen her birine yeterli düzeyde süre ayrılabilmiş. Superfly tarafından oluşturulan mutant çetesinin içeriği "Bebop", "Mondo Gecko", "Leatherhead" ve "Rocksteady" gibi karakterlerle çok güzel doldurulmuş.
Ancak yine filmdeki karakterler ve orijinal halleri arasında farklılıklar olduğunu belirtmek lazım.
En başında seyirciyle kurduğu bağı sonuna kadar sürdürmeyi başaran Ninja Kaplumbağalar: Mutant Kargaşası, bir buçuk saatten biraz fazla olan süresi içerisinde maceradan maceraya koşup sizi de peşinden sürüklüyor ve bir animasyon filminden beklenen neredeyse her şeyi karşılayabiliyor.
Bir tane de post-credit sahnesi barındıran film, olası bir sonraki proje için çok güzel bir yol çiziyor ve eski izleyicileri mutlu eden bi detayla da kapanış yapıyor.
