Amerikan kültürünün mitolojik kahramanlar galerisinde, Superman kadar evrensel tanınırlığa sahip bir karakter daha muhtemelen yoktur. 1938 yılında çizgi roman sayfalarında doğan Clark Kent, neredeyse tek bir sıçrayışta radyo, televizyon, sinema ve ötesine atladı. Yaklaşık 90 yıldır, iyiliğin sembolü ve modern süper kahraman sembolünün ta kendisi olarak hayatımızda yer alıyor. Elbette bu süreçte zamanın ruhuna göre şekillendi, evrildi, yeniden yazıldı ve onu beyaz perdede ya da televizyonda canlandıran birçok oyuncu oldu. Peki ama, Superman’i en iyi canlandıran kim oldu?

Superman, gerçek dünyaya ilk adımını 1940 yılında New York Dünya Fuarı’nda attı. Oyuncu Ray Middleton, Superman Günü kutlaması için karakteri canlandıran ilk kişi oldu. O günden bu yana Superman formülü aslında hep aynı kaldı: bir pelerin, tayt, çizmeler, ikonik "S" logosu ve zamanla vazgeçilen o ünlü mayo. Ama hepsinden önemlisi, karakter II. Dünya Savaşı sırasında tam anlamıyla olgunlaşıp parladı; gerçeğin ve adaletin timsali, renkli yan karakterlerle çevrili bir kahraman olarak.
Bir çift iyi yürekli çiftçinin yanında büyümüş bir uzaylı olarak Superman, her zaman doğru olanı yapmak için sınırların ötesine geçmeyi temsil etti. Onu canlandıran aktörler de bu ahlaki özü, değişen oranlarda yansıttılar.
Ray Middleton ve tüm sahne Superman’lerinden özür dileyerek, bu sıralamamızda yalnızca resmi canlı aksiyon filmlerde ve televizyon dizilerinde Superman karakterine hayat veren başrol oyuncularını dikkate alıyoruz. Bu da şu anlama geliyor: çocuk yaşta Superman’lere, Superboy isimli dizilere (üzgünüz Joaquin Phoenix) ve animasyonlara ya da video oyunlarına yer vermiyoruz, takdir edersiniz ki yoksa bu liste bitmezdi.

Ayrıca yalnızca resmî yapımların kapsandığını da belirtelim; yani Türk yapımı lisanssız Süpermen Dönüyor (1979) ya da Hindistan’dan çıkan birçok farklı Superman versiyonu bu sıralamaya dahil değil.
"İyi bir Superman’i ne belirler?" sorusunun kesin bir yanıtı olmasa da, çoğu zaman bu sorunun iki temel ayağı vardır: oyuncunun performansı ve içinde yer aldığı yapımın kalitesi. O hâlde hazırsanız, sıralamanın en altından başlayıp, en ikonik Superman’e doğru ilerleyelim.
9. Dean Cain

Lois & Clark: The New Adventures of Superman (1993–1997)
Superman bugüne dek birçok yetenekli oyuncu tarafından canlandırıldı, ancak dürüst olalım: her deneme aynı derecede başarılı olmadı. 1990’ların başında dört sezon boyunca yayınlanan Lois & Clark: The New Adventures of Superman, gazetecilik ve romantizmi "haftanın kötüsü" temalı bölümlerle harmanlayan bir yapımdı.
Yüzeyde bakıldığında, tüm Superman hikâyesi öğelerine sahipti: pelerin, gazeteci kimlik, ikili yaşam… Ama derine indiğinizde, dizi sanki gerçekten bir "Çelik Adam" yaratmaktan çok, dönemin yeni kalp çarpanı yakışıklısını yaratmaya odaklanmış gibiydi. Hatta bu yaklaşım, Clark Kent’in saç modeline kadar yansımıştı.
Dean Cain, karaktere fiziksel olarak yakışan bir oyuncuydu, ancak performansı ve dizinin genel tonu, Superman’in taşıdığı ahlaki ağırlığı ve mitolojik boyutunu tam anlamıyla yansıtamadı. Kimi izleyiciler için nostaljik bir tat bıraksa da, Cain’in Superman’i daha çok yakışıklı bir TV yıldızı gibi hissettirdi.
8. George Reeves

Superman and the Mole Men (1951), Adventures of Superman (1952–1958)
İlk Superman’ler arasında en tanınanı olan George Reeves, bu ikonik karakteri neredeyse on yıl boyunca canlandırdı. Superman and the Mole Men ile başlayan macerası, altı sezon süren televizyon dizisi Adventures of Superman ile devam etti. Fakat ne yazık ki, onun Clark Kent yorumu ile Superman yorumu arasında belirgin bir fark yoktu. Bu da, dizinin ikonik açılış anlatımına tezat oluşturuyordu.
Ancak Reeves, rolü ilk üstlendiğinde 38 yaşındaydı, tam da dönemin dizisinin aradığı türden bir aktördü. Bugün bile Superman çizimlerinde, özellikle Alex Ross gibi çizerlerin eserlerinde onun fiziksel duruşunun izlerine rastlamak mümkün.
Adventures of Superman ise, karakterin ilk kez renkli yayına geçtiği döneme denk geldi ve ana akım popülerliğinde adeta bir patlama yarattı. Hatta Superman’in I Love Lucy dizisiyle bile crossover yaptığı bir bölüm oldu. Reeves, 40’lı yaşlarına kadar bu rolü başarıyla sürdürdü.
7. Brandon Routh

Superman Returns (2006), The CW’nin Arrowverse Evreni (2019–2020)
Bryan Singer imzalı Superman Returns, Richard Donner’ın klasikleşmiş filmine bir saygı duruşu niteliğindeydi. Man of Steel, 22 yıllık sinema sessizliğinin ardından geri dönerken, filmdeki öyküde de Superman’in beş yıllık bir aradan sonra Dünya’ya dönüşü konu ediliyordu. Ayrıca Brandon Routh’un, Christopher Reeve’in canlandırdığı Superman’le aynı karakteri oynayıp oynamadığı bugün bile izleyici yorumuna bırakılmış durumda.
Routh’un oyunculuğunda dikkat çeken en önemli unsur, içsel bir naziklik ve duruluk taşıması. Hem köy hayatına özlem duyan çiftçi çocuğu tarafını, hem de sakar gazeteci Clark Kent’i son derece başarılı bir şekilde yansıtıyor. Sahneye her girişinde, hem bir rol yapma hali hem de Clark’ın iç dünyasına dair samimi bir yansıma hissediliyor. Superman kimliğiyle ise, insanlıktan biraz uzak, adeta başka bir gezegenden gelmiş bir varlık gibi bir aura taşıyor, ki bu da her Superman yorumu için uygun bir ton olmayabilir.
Routh, yıllar sonra bu rolü bir kez daha, The CW’nin beş dizisini kapsayan büyük çaplı crossover’ı Crisis on Infinite Earths kapsamında kısa süreliğine canlandırdı. Bu geri dönüş, onun doğru bir filmde ne kadar uygun bir Superman olabileceğini yeniden hatırlattı.
6. Tom Welling

Smallville (2001–2011)
Evet şimdi kuralları biraz esnetiyoruz, çünkü Tom Welling, Smallville dizisinde 10 yıl boyunca genç bir Superman versiyonunu canlandırdı. Bu, ekran tarihindeki en uzun süren kostüm değişimi bekleyişi olabilir. Ama sonuçta finalde Superman oldu mu? Oldu. O hâlde listeye girmeyi hak ediyor.
Tıpkı Lois & Clark gibi Smallville de yayınlandığı dönemin televizyon ortamına cuk oturdu. Dawson’s Creek gibi gençlik dizilerinin etkisini taşırken, aynı zamanda Buffy the Vampire Slayer ve Angel gibi tür işlerinin açtığı yoldan giderek Superman mitolojisinin bilimkurgu ve fantastik öğelerini kucakladı.
Her ne kadar Welling dizide lise öğrencisini canlandırdığında 24 yaşında olsa da, içine kapanık, hassas ve kimliğini arayan bir genç adam portresine tam oturmuştu. Güçlerinin çevresindekilere zarar verebileceği korkusuyla yaşayan, zaman zaman öfkeli ama temelde iyi niyetli bir Clark Kent izledik. Superman kimliğine kavuşmadan önce Clark, uzun bir süre The Blur adıyla gizli bir şehir kahramanına dönüştü.
Ayrıca Smallville, ekranlarda gördüğümüz en başarılı Lex Luthor yorumlarından birini sundu: Michael Rosenbaum’un performansı, dizinin duygusal omurgasını oluşturdu. Clark ve Lex arasındaki ilişki, adeta bir yin ve yang gibi işlendi. Pilot bölümde birbirlerini hem fiziksel ölümden, hem de bariz bir İsa göndermesiyle ruhsal çöküşten kurtaran bu ikili, dizinin tam kalbinde yer aldı.
5. Henry Cavill

Man of Steel (2013), Batman v Superman: Dawn of Justice (2016), Justice League (2017)
Superman’i karanlık ve melankolik bir şekilde yorumlamak doğru bir yaklaşım mı, yoksa karakterin özüne aykırı mı? Bu sorunun cevabı tartışmaya açık, ama şunu unutmamak gerek: Henry Cavill, The Avengers sonrası dönemde DC’nin Marvel benzeri bir sinema evreni kurma hedefiyle Man of Steel ile karşımıza çıktığında, omuzlarında büyük bir sorumluluk taşıyordu. Planlar tam anlamıyla işlemedi belki, ama Cavill zaman zaman ikonik karakter için mükemmel bir seçim olabileceğini hissettirdi.
Man of Steel filminde çok fazla gürültü, kaos ve çatık kaş var. Ancak tüm bu karmaşanın ortasında Cavill’ın Superman’i zaman zaman huzur verici bir aura yansıtmayı başarıyor. Bu da onu, Zack Snyder’ın "merhametli tanrı" vizyonuna oldukça uygun kılıyor. Tabii bu yaklaşım, yer yer öfke dolu bir Yunan tanrısı estetiğine fazla yaslanıyor ve İsa göndermeleri de bir noktada fazlaca belirginleşiyor. Yine de, Cavill’ın Superman’i belki de farklı bir DC yorumu içinde, daha az karamsar ve daha umut dolu bir mitolojide mükemmel şekilde işleyebilirdi.
4. Kirk Alyn

Superman (1948), Atom Man vs. Superman (1950)
Bugün birçok kişi adını duymamış olabilir ama Kirk Alyn, Superman’in canlı aksiyonla beyaz perdeye taşınmasında mihenk taşı olan bir isim. 1948 yapımı Superman ve 1950’de gelen devam hikâyesi Atom Man vs. Superman, karakterin sinemasal evriminde kritik rol oynadı. Alyn, Superman’i sinemada canlandıran ilk gerçek oyuncuydu ve daha ilk sahnesinden itibaren Clark Kent’in o meşhur "utangaç gazeteci" yönünü tam anlamıyla yansıtmayı başardı.
Alyn’in Superman’i, tıpkı George Reeves’inki gibi daha ayakları yere basan kötü adamlarla karşı karşıya geliyor; genellikle onları kafalarını tokuşturarak etkisiz hâle getiriyor. Ancak en dikkat çeken yönü, Clark ile Superman arasında net bir fark yaratması. Uçuş sahneleri teknik yetersizliklerden dolayı elle çizilmiş animasyonla çözülse de, Alyn’in fiziksel performansındaki teatral mizah ve abartılı zarafet, karakterin eğlenceli doğasını açığa çıkarıyor.
3. David Corenswet

Superman (2025)
Listemizin en yeni Superman’i olan David Corenswet, henüz tam anlamıyla değerlendirme için erken bir noktada olsa da, şimdiye dek gördüklerimizle şimdiden üst sıralarda kendine sağlam bir yer ediniyor. James Gunn’ın yönettiği 2025 yapımı Superman, karaktere derinlemesine dalmak için belki biraz aceleci davranıyor ama Corenswet, göründüğü her sahnede izleyiciye yıllardır bu rolü oynuyormuşçasına oturmuş bir Clark/Superman hissi veriyor.
Hızlı konuşan, "neşeli kasaba çocuğu" enerjisine sahip bir Clark Kent portresi çiziyor ve henüz o sakar ama iyi niyetli tarafını tam anlamıyla keşfedemesek de, Corenswet her iki rol arasında da zahmetsizce geçiş yapıyor.
2. Tyler Hoechlin

The CW’s Arrowverse (2016–2020), Superman & Lois (2021–2024)
Tyler Hoechlin, CW’nin Supergirl dizisinde ilk göründüğü andan itibaren hem Clark Kent hem de Superman kimliklerinin havasını ve tavırlarını eksiksiz bir şekilde yakaladı. Ancak asıl parladığı yer, kendi dizisi olan ve gazetecilik temelli öykü anlatımıyla dikkat çeken Superman & Lois oldu.
Dizi, teknik olarak Arrowverse’ün parçası olsa da onunla doğrudan bir bağlantı kurmadan ilerliyor. Yine de klasik Superman şartlarını ustalıkla yerine getirerek, Smallville’i ekonomik durgunluk sonrası modern bir Amerikan kasabası olarak yeniden yorumluyor. Artık Lois Lane’le evli olan Superman’in iki ergen oğlu vardır ve çift, Metropolis’ten Kansas’a geri taşınınca Clark, çift kimliğinin yükünü daha fazla hissetmeye başlıyor. Dört sezon boyunca komşularına yavaş yavaş kim olduğunu açıklarken, dizi aynı zamanda Superman’in iyi bir baba olma çabasını da merkezine alıyor, tıpkı son yıllarda çizgi romanların yaptığı gibi.
1. Christopher Reeve

Superman: The Movie (1978), Superman II (1980), Superman III (1983), Superman IV: The Quest for Peace (1987)
Richard Donner’ın yönettiği Superman: The Movie, bugün Superman’le özdeşleşmiş birçok öğeyi sinema dünyasına kazandırsn yapım oldu. "S" logosunun El Hanesi’nin arması olması, buzdan oluşan Yalnızlık Kalesi’nin kristal mimarisi ve daha niceleri… Ama tüm bunlardan bile önemli olan şey, Christopher Reeve’in karaktere getirdiği mükemmel dengedir. O, hem utangaç, sevecen, kırılgan bir Clark Kent, hem de kendinden emin, güven veren ve hafif flörtöz bir Superman olmayı aynı anda başarabilen nadir bir aktördü.
Reeve yalnızca olağanüstü bir oyuncu değil, aynı zamanda Superman’in fiziksel duruşuyla Clark Kent’in içe kapanık beden dili arasında yarattığı farkla, karakterin çizgi romanlarda bile klasikleşmiş sahnelerine ilham verecek bir performans sergiledi.
Bugün hâlâ süper kahraman filmleri yapılmaya devam ediyorsa, bu büyük ölçüde Reeve’in ekrana taşıdığı o tarifsiz büyü sayesinde. İşte bu yüzden de tarihin en unutulmaz ve en ikonik Superman’i Christopher Reeve, tartışmasız biçimde listenin zirvesinde yer alıyor.
*Liste, kaynaktaki sıralama doğrultusunda 12 Temmuz 2025 tarihinde hazırlanmıştır
Kaynak: IGN
Yorumlar