Geçmişe fazlasıyla özlem duyduğumuz ve iyi yapımlara hasret kaldığımız şu zamanlarda Netflix’in geçtiğimiz günlerde bizlerle buluşturduğu Nobody Wants This dizisi, büyük çapta bir izleyici kitlesinin romantik komedi ihtiyacını en azından bir süreliğine karşıladı diye düşünüyorum.

Veronica Mars (2004-2019), Gossip Girl (2007-2012), Good Place (2016-2020) yapımlarıyla tanıdığımız Kristen Bell ile Gilmore Girls (2000-2007), The O.C (2003-2007), Ready or Not (2019) yapımlarından aşina olduğumuz Adam Brody’nin başrollerini paylaştığı dizi, kız kardeşi Morgan’la birlikte ilişkiler üzerine konuştuğu podcastin sunuculuğunu üstlenen Joanne ile kız arkadaşıyla yeni ayrılmış olan haham Noah arasındaki saçma ama bir o kadar da tatlı ilişkiyi konu ediniyor. 

Bir tarafta inancı bir kenarı bırakın, din ile ilgili neredeyse hiçbir fikri bile olmayan, cinsellikten konuşmayı ön planda tuttuğu işindeki açık sözlülüğü dolayısıyla bazen çevresi tarafından yargılayıcı bakışlara maruz kalan, klasik bir Amerikan kızı ve Yahudilerin deyimiyle “shiksa” Joanne; diğer yanda ise yıllardır birlikte olduğu kadının kendisinden artık evlenme teklifi beklediği, fakat bu ilişki içerisinde kendisini boğuluyormuş gibi hissettiği için ailesinin onayladığı bu Yahudi kadından ayrılma kararı alan, kafası karmakarışık din adamı Noah var. 

Ortak bir arkadaşlarının etkinliğinde tanışan ikilinin aralarındaki kimya daha ilk sahnede ekrandan çıkıp kalbinize dokunuyor. Aslında ciddi bir şekilde ele aldığımız zaman çok da bir olayı olmayan bu basit dizinin en şanslı olduğu kısım da bu zaten. Bell ile Brody arasındaki eşsiz uyum. 

Oyuncular arasındaki uyum sadece bu iki isimle sınırlı değil. Yardımcı oyuncuların ne kadar büyük katkısı olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Joanne’in iş ortağı ve aynı zamanda kardeşi olan Morgan, Succession (2018-2023) ile tandığımız Justine Lupe tarafından canlandırılıyor. Kimi zaman sinir bozuculuğu ile öne çıksa da Morgan ile Joanne arasındaki abla kardeş ilişkisi eksileri ve artılarıyla tam olarak gerçekleri yansıtıyor bana kalırsa. 

Morgan’ı, Joanne haricinde daha çok Noah’ın abisi Sasha ile birlikte izliyoruz. Dizinin dinamiğini yükselten bir diğer çift de kesinlikle bu ikisi. Aslında tam olarak bir çift olarak değerlendirmek doğru olmayacak çünkü Sasha’nın inişli çıkışlı ve karmaşık sürdürdüğü bir evliliği var. Morgan ile arasında olanları evli bir adamın karşı cinsle kurmaya çalıştığı yeni bir dostluk olarak yorumlamak daha doğru olacak.

Senaristler buradan sonrası için ne düşünür elbette bilemiyorum fakat bu ikiliyi izlemesi zaman zaman Noah ile Joanne’den daha zevkliydi. Umarım Morgan ile Sasha arasında olanları yasaklı ilişki mevzusuyla sonlandırıp dağıtmayı tercih etmezler ve bir kadın ile bir erkek arasında sadece dostluk olabileceği çizgisi üzerinde ilerletmeyi sürdürebilirler.

"Morgan", "Sasha"

Joanne ile Noah’a geri dönersek, çiftimiz arasındaki tatlı duyguların önünde büyük birkaç engel var. Bir tanesi Noah’nın henüz ayrılmış olduğu kız arkadaşı Rebecca, bir diğeri de Yahudizm’de bir erkeğin, özellikle de bir din adamının hayatını birleştirmesi gereken kişinin bir Yahudi olması şartı.

Tahmin edersiniz ki dinle imanla uzaktan yakından herhangi bir alakası bulunmayan Joanne, bu şartı karşılayan bir kadın değil. Noah’nın kendi çapında dindar olan ailesi, kendi deyimleriyle bu shiksanın yaptığı işi, konuştuğu mevzuları öğrenince Joanne’e daha da büyük bir önyargıyla yaklaşmaya başlıyorlar. Başlarda bu iki yetişkin insan için herhangi bir problem teşkil etmese de birbirlerine olan hislerinin ciddileşmesi, her ikisini de zamanla bir çıkmaza doğru sürüklüyor. 

Nobody Wants This’i güzel yapan bir diğer detay, karakterlerin komik, duygusal ya da herhangi bir şey olmak için çabalamıyor oluşları. Hayatın içinden birer tipleme olarak karşımıza çıkıyorlar. Ayrıca, dini açıdan birçok detay içeriyor olmasına ve yaşadığımız coğrafya dolayısıyla ülkemizin nüfus yoğunluğunda azınlık olarak yer alan Yahudilik aşırı aşina olmadığımız bir kavram olmasına rağmen hiçbir kıssayı yadırgayarak dinlemiyoruz. Noah birçok sahnede derin hikâyeler, ilginç gelenekler paylaşıyor ve bunlar genel olarak insanlık namına öğretici şeyler olarak aklımıza kazınıyor. Dizinin bu açıdan da başarılı bir yol izlediğini düşünüyorum açıkçası. 

Ve son olarak Nobody Wants This’i farklı karakterlere ev sahipliği yaparak odağı bir şekilde ana çiftimiz üzerinde tutmayı başaran ama aynı zamanda vıcık vıcık olmayan bir aşk hikâyesi olarak tanımlamak mümkün. Dizimizin ikinci sezon onayını aldığını da belirterek yazımızı sonlandıralım. Hasret kalmıştık böyle güzel romantik komedilere. 

‘Nobody Wants This’ 2. Sezon Onayını Aldı
Son zamanların sevilen Netflix dizisi, ikinci sezonunda yazar kadrosunu da yenileyecek.

Yaren’in Köşesi
muggle’lar mı? onlar hiçbir şey görmezler ama çatal batırırsan hissederler. merhaba, ben Yaren. çocukluğumdan beri tutkunu olduğum fantastik dünyalara, filmlere, kitaplara, dizilere ve çizgi romanlara dair videolar yapıyorum. ben bu videoları yaparken çok eğleniyorum, eğer siz de bana eşlik etmek isterseniz, kanalımı takip edebilirsiniz :)
Paylaş