2024 yılının Oscar adayları geçtiğimiz günlerde açıklandı ve tahmin edildiği gibi, Christopher Nolan'ın Oppenheimer'ı, Greta Gerwig'in Barbie'si ve Yorgos Lanthimos'un Poor Things'i yarışa birden fazla adaylıkla katılan yapımlar oldu.

Nolan'ın atom bombası destanı Oppenheimer'ı, 13 adaylıkla listenin en başında yer aldı ve Oppenheimer, bu sezonun başlarında Critics Choice Awards ve Golden Globe'da kazandığı büyük ödüllerin ardından, Oscar adaylıklarını daha da güçlendirmiş oldu.

2023 yılına damgasını vuran birçok yapım, rekabetini sürdürmeye devam ederken, Zac Efron'ın en iyi performanslarından birini sergilediği The Iron Claw, Sofia Coppola'nın şimdiye kadarki en güçlü eserlerinden biri olan Priscilla gibi filmler, akademi tarafından saf dışı bırakıldı.

İşte o filmlerden sadece birkaçı...

A Thousand and One

AV Rockwell'in ilk uzun metrajlı filmi A Thousand and One, 2023 Sundance Film Festivali'nde büyük jüri ödülü kazandı. Oğluyla yeniden bağ kurmaya çalışan bir anneyi canlandıran Tayena Taylor'ın başarılı performansı, çeşitli törenlerde de adaylıklar elde etti ancak yine de akademinin dikkatini çekmeyi başaramadı.

The Iron Claw

Sean Durkin'in, bir yandan şampiyonluklar elde eden, bir yandan da kişisel felaketlerle boğuşmaya çalışan Von Erich ailesini konu edinen spor draması The Iron Claw, bir süredir beyaz perdeden uzak olan Zac Efron'ın kariyerini yeniden yapılandıracak kadar başarılı performansı ve onu tanınmaz hale getiren fiziksel değişimi dolayısıyla, bu yıl adaylık alması beklenen en güçlü yapımlardan biriydi.

Priscilla

Sofia Coppola'nın Altın Küre'de adaylık elde ettiği ve başrol Cailee Spaeny'nin Venedik Film Festivali'nde "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünü kazandığı Priscilla, Jacob Elordi'nin yardımcı oyunculuğu, başarılı senaryosu ve Coppola'nın usta yönetmenliğine rağmen, liste dışı kalan yapımlardan biri oldu.

Dream Scenario

Geçtiğimiz yıl, Everything Everywhere All at Once filmi ve birkaç ödülün yanı sıra, Brendan Fraser'ın The Whale performansıyla "En İyi Erkek Oyuncu" ödülünü kazanan A24'ün bu yılki ödül yarışı çok daha zorlu geçiyor. 

Part Lives ile adaylık elde eden stüdyo, Priscilla, The Iron Claw ve Dream Scenario gibi filmleriyle maalesef elendi. Nicholas Cage'in kariyerinin en iyi performanslarından biri sergilediği düşünülen Dream Scenario, akademinin görmezden geldiği bir diğer film oldu.

All of Us Strangers

Geçtiğimiz yılın en konuşulan filmlerinden biri olan All of Us Strangers, birçok listede ilk 10'da yer almasına ve altı BAFTA adaylığı kazanmasına rağmen, Oscar adaylığı elde edemedi. Andrew Scott'ın performansı için güçlü bir kampanya yürütüldü ancak filmin gişe başarısızlığı da Oscar amacına katkı sağlayamadı.

Origin

2023'ün en iyi filmlerinden biri olarak adlandırılan Origin, ulusal trajediden ve kişisel sıkıntılarından yaralanan bir kadının, farklı fikirleri bir araya getirdiği bir dram olarak açıklanıyor. Aunjanue Ellis-Taylor'ın alkış toplayan performansı ile bu yılın iddialı yapımlarından biri olması beklenen film, maalesef ki beklediği ilgiyi göremedi.

Memory

Jessica Chastain ve Peter Sarsgaard, başarılı performansları dolayısıyla Venedik Film Festivali'nden takdir topladı. Hatta Sarsgaard, "En İyi Erkek Oyuncu" ödülünü bile kazandı, ancak dağıtımcı şirket Ketchup Entertainment'ın bu duygusal karakter çalışmalarına Oscar'da kampanya başlatacak kadar bütçesi yoktu.

Asteriod City

Asteroid City'nin, Wes Anderson'ın kariyerinin en ilginç filmlerinden biri olduğu doğru. Ancak, her Anderson filmi gibi dudak uçuklatacak kadar güzel görsellere sahip olan bu filmin de en azından "En İyi Yapım Tasarımı" gibi bir kategoride adaylık alması bekleniyordu. Film, yönetmenin bir diğer filmi The French Dispatch ile aynı kaderi paylaştı ve sıfır adaylık elde etti.

Eileen

Akademinin zevkine göre fazla cüretkâr olan psikoseksüel gerilim Eileen, 1960'larda geçen hikâyesinde, çocuk ıslahevinde çalışan iki kadının kurduğu ilişkiye odaklanıyor. İlginçtir ki, Anne Hathaway'in canlandırdığı küstah ve merak uyandırıcı karakter bile, jürilerin dikkatlerini çekmeye yetmemiş.

Ferrari

Michael Mann'ın Ferrari'si, ne yazık ki Oscarlar'a girmeye yetecek kadar sürat yapamadı. Mann, Enzo Ferrari'nin hayatındaki üç ayı konu alan bu heyecan verici ve riskli biyografik dramada, 70'lerin esnek hikâye anlatımından ustaca bir eser ortaya koyuyor. Ancak sonuca bakılırsa, Penelope Cruz'un yardımcı performansıyla elde ettiği SAG adaylığı bile, akademinin pek umurunda olmamış.

Fair Play

Sundance'te sansasyon yaratan ve bu yılın en iyi filmlerinden biri olarak anılan Fair Play, Alden Ehrenreich ve Phoebe Dynevor'u bir araya getiren bir komünizm-aşk filmi olarak tanımlanıyor. En azından bir senaryo adaylığı alması beklenen film, Maestro ve May December gibi iddialı filmler arasından çıkmayı başaramadı.

The Killer

David Fincher'ın etkisiz filmi The Killer'ın, zaten "En İyi Film" adayı olması beklenmiyordu. Ancak ses kategorisinde dahi bir adaylık almaması da oldukça üzücü. Michael Fassbender'ın, kulaklığını takıp dünyayı arkasında bırakan ve cinayet işleyen bir katile hayat verdiği film, maalesef beklenen etkiyi yaratamadı.

Saltburn

Yılın hem en sevilen hem de nefret edilen yapımı olmayı başaran Saltburn, Barry Keoghan ve Rosamund Pike'ın Altın Küre adaylıkları ve BAFTA listelerinde yer alması ile ivme kazanmıştı. Ancak her anlamda aşırıya kaçan bu film, belli ki akademi jürilerinin pek hoşuna gitmemiş.

Air

Alex Convery'nin yazıp, Ben Affleck'in yönettiği Air, Michael Jordan ve Nike'ın zamanında devrim yaratan tarihi ortaklıklarında nasıl anlaşmaya varıldığını anlatıyor. İzleyici ve eleştirmenlerin takdirini kazanan film, komedi ve müzik kategorilerinde Altın Küre adaylığı alsa da Akademi'nin görmezden geldiği yapımlardan bir tanesi oldu.

Cassandro

Homofobik olarak anılan bir spor dalında, eşcinsel olduğunu açıklayan Meksikalı bir güreşçinin hikâyesini anlatan Cassandro, başroldeki Gael Garcia Bernal'ın muhteşem performansı dolayısıyla, en azından bir adaylık elde etmeliydi diye düşünülüyor.

All Dirt Roads Taste of Salt

Barry Jenkins'in yapımcılığını üstlendiği All Dirt Roads Taste of Salt, Oscarlar tarafından reddedilen bir başka A24 filmi oldu.

Mississippi'nin kırsal bölgesinde yaşam süren siyahi bir kadının düşünceli bir portresi olarak tanımlanan filmin yönetmen koltuğunda, genç yönetmen Raven Jackson oturuyor.

BlackBerry

iPhone çılgınlığının öncesinde, herkesin elindeki telefon markası olan BlackBerry'nin yükseliş ve düşüş hikâyesini anlatan film, Independent Spirit Ödülleri'nde "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" adaylığı kazanmıştı. Birçok eleştirmen tarafından "çılgınlık" olarak tanımlanan bu filmin, en azından bir Oscar adaylığı elde etmiş olması gerektiği düşünülüyor.

Flora and Son

Sundance'in en büyük çıkış yapan filmlerinden biri olan Flora and Son, ergenlik çağındaki oğlu Max ile başı belada olan bir anneye odaklanıyor. Joseph Gordon-Levitt ise bu hikâyede Los Angeleslı bir müzisyeni canlandırıyor. Bazı eleştirmenlerce, "ölçekli olmayan" ve "modası geçmiş" olarak tanımlanan bu filmin adaylık elde edememiş olması çok da sürpriz değil sanırım.

The Burial 

Jamie Foxx'un bir aile davasını kurtarmak için bir cenaze evi sahibi tarafından işe alınmış olan avukatı canlandırdığı The Burial, Toronto Film Festivali'nden övgü dolu eleştirilerle ayrılmıştı. Ancak, yılın en iyi filmlerinden biri olmasına rağmen Oscar jürileri tarafından değerlendirme dışı bırakılan yapımlardan biri oldu.

Passages

New York Film Eleştirmenleri Birliği'nden "En İyi Erkek Oyuncu" ödülü alan Passages, Paris'te geçen hikâyesinde, bir film yönetmeni, sanatçı eşi ve bir gece karşılarına çıkan eski öğretmeni arasında yaşanan aşk üçgenini anlatıyor.

Kalp kırıcı olarak nitelendirilen bu film de jürilerin göz ardı ettiği bir başka yapım oldu.

Beau Is Afraid

Hereditary ve Midsommar filmlerinin yönetmeni Ari Aster'ın üçüncü uzun metrajlı filmi Beau Is Afraid, dünya çapındaki gişesinde çok da başarılı olamamıştı. Birkaç adaylık elde edeceği düşünülen film, maalesef bu konuda da büyük bir hayal kırıklığına uğradı.

Monica

Ölmekte olan annesine bakmak için, yıllar önce yanlarından ayrıldığı ailesinin evine dönen trans bir kadını anlatan film, Independent Spirit Ödülleri'nde başroldeki Trace Lysette'nin başarılı performansı dolayısıyla "En İyi Oyuncu" adaylığı elde etti. Ancak yine de Oscarlar'ın dikkatini çekemedi.

Of An Age

Avustralyalı yazar-yönetmen Goran Stolevski'nin bu romantik draması, genç bir adamın kısa sürede etkisine kapıldığı kafa karıştırıcı bir aşka odaklanıyor. Sıradan bir dramaya ilginç bir bakış açısıyla yaklaşan ve kalp kırıklığı ile sıcaklığı aynı anda hissettirmeyi başardığı söylenen bu film, liste dışı kalmamayı başaramadı.

Polite Society

Kung fu, bilim-kurgu ve Bollywood klasiği arasında gidip gelen bu film, kız kardeşinin nişanını bozmaya yemin eden genç bir dublörün hikâyesini anlatıyor. 2023'ün en çok konuşulan filmlerinden biri olan Polite Society, çok ilginç bir şekilde sıfır adaylık elde eden bir başka yapım oldu.

Showing Up

Michelle Williams'ın bir heykeltraş olarak karşımıza çıktığı bu filmde, kendisi inanılmaz derecede sessiz bir performans sergiliyor. Bir galeri sergisinde sunacağı seramik figür serisini tamamlamak üzere çalışan Lizzy'nin, bir süre sonra hayatının gidişatını sorgulamaya başlamasıyla film farklı bir yola evriliyor. Problemini kendi içerisinde çözmeye çalışan bu Showing Up da maalesef jürilerin dikkatini çekebilen bir yapım olamadı.

Kaynak: Variety


Yaren’in Köşesi
muggle’lar mı? onlar hiçbir şey görmezler ama çatal batırırsan hissederler. merhaba, ben Yaren. çocukluğumdan beri tutkunu olduğum fantastik dünyalara, filmlere, kitaplara, dizilere ve çizgi romanlara dair videolar yapıyorum. ben bu videoları yaparken çok eğleniyorum, eğer siz de bana eşlik etmek isterseniz, kanalımı takip edebilirsiniz :)
Paylaş